Ana içeriğe atla

Kayıtlar

DUYGULARIMIZ

    Bugun umut ve korkuyla basladim cunku hayatimizda en cok etkisini gosteren iki duygumuz bana gore. Gozunuzu kapatip bir anınizi dusunun. Ilk akliniza gelen anı hangisi oldu? Hangi duygularinizi tasidiginiz anı? Eminim ki hepinizin anısinin icinde bir umut veya bir korku var.   Umut farklidir , her duygudan.. ve aslinda her duygunun başıdir baktiginizda, hayatimizi belirleyen kavramdir bu.  Birini sevme umudu, karsiliginda sevgi, saygi, guven hissetme umudu, karsi cinsten begenilme umudu.. ve elbette ki sorumluluklarimizin başı; hazirladiginiz projenin guzel sonuclanma umudu, okulu bitirme , ise baslama , para kazanma umudu.. umut olmasa bu saydiklarimin ya da saymadiklarimin kaci olurdu ki?     Peki ya korku nedir ? Iyi midir , kotu mu?     Tedx'te izledigim son video bu konu uzerineydi. Kullanilabilir ve kullanilmaz korkudan bahsedildi ve ozet olarak sunlari cikardim. "Korkunun sizi yonetmesine degil, siz korkuyu yonetmeyi ogrenin. Korku hem iyi hem kotudur oneml
En son yayınlar

FARKINDA OL

Ben bir kadın, bir genç, bir bireyim. Ben şeriattan  kurtulmus , hukuk önünde hakları olan, yeni ülkenin, Türkiye’nin  cocugu , Atatürk’ün emeğiyim. Peki ya haklarıma gerçekten sahip miyim? Özgür müyüm, eşit miyim? Sahip isem kullanabiliyor muyum?..  Eger  cevapları evet ise neden ben hayır diyorum?           Ben çeşitlilikten doğan, çeşitlilikle büyüyen ve büyümeye devam eden bir gencim. Türkiye’nin cennetinde Marmaris’teyim. Bütün renkleri aynı anda görebileceğin, derin, huzurlu bir nefes alabileceğin, bir yerden bir yere her türlü  ulasımını   sağlayabilceğin  mutlu bir yerdeyim.     Ben İstanbul’dayım. Sadece griyi görüp, griyi koklayabildiğin, nefes almakta  zorlandıgın , bir yerden bir yere gitmenin izdiham  oldugu  stresli yerdeyim. Ben merkezindeyim ama kendimi bile göremediğim yerde.        Bu kadar zıtlık içeren durumun ortak noktasını söyleyeyim, ben bir kadınım. Ben her iki durumda da hava  karardıgında  eve gitmeye korkan, denize girerken mayo,  dısarı   cı

SEVGI

En guzel ilac nedir biliyor musunuz? Sevmek. Sevgi varsa sende vicdan olur, merhamet olur, sevkat olur. Sevgi varsa sende saygi olur. Cunku seven insan korkar incitmeye. Duygusal yaklasir her olaya. En duygusuz dedigimiz insan bile sevgi doludur aslinda.  Problemi ise onun adinin sevgi oldugunu bilmemek, onu nasil yansitmasi gerektigini bilmemektir.  Sen agacta sikismis bir kedi gorup yardim ediyorsan seviyorsundur, sen mahalledeki kavgayi gorup ayirmaya atliyorsan seviyorsundur, sen yolda kalmis bir sofore inip yardim ediyorsan seviyorsundur ve sen bir kaza aninda kosup ambulansi arayabiliyorsan seviyorsundur. En onemlisi, cop kutusu bulana kadar o copu elinde tutuyorsan seviyorsundur.  Simarik bir cocuk gorurseniz ona sevmeyi ogretin , doven bir koca goruyorsaniz ona sevmeyi ogretin, aglayamayan silah tutan bir adam goruyorsaniz ona sevmeyi ogretin. Hem ogretin hem ogrenin hem de sevin.  Farkinda ol farkindalik yarat.

MIMLENDIMM

Merhaba gizem arkadasimiz tarafindan ben de mimlenmis bulunmaktayim. Ona sonda da belirtecegim gibi simdiden tesekkur ederim. Biraz kendinizi tanitir misiniz? Adim Goksu. Ukraynali bir anne, istanbullu bir babanin tek cocugu olarak Marmaris’te meydana geldim. Ilkokul,ortaokul Marmaris ,Icmeler’de, devam ederken lise 2de Istanbul’da olmam disinda yine Marmaris’teydim. Simdi ise Kibris’ta Girne Amerikan Universitesi’nde radyo tv ve sinema bolumu ogrencisiyim. Hobileriniz neler? Kucuklugumden beri cok sosyal bir cocuk oldum. Baleden resime,basketten yuzme, buz patenine bir cok dalda yaristim. Simdi ise yazma,okuma,grafik tasarimi bolumune hazirlik resim ve aksam sporlarim ile devam ediyorum. Neden blog yazmaya basladiniz ? Yazmayi her zaman cok seven biri oldum. Her zaman gunluk tutan biriydim ve yazmanin beni rahatlattigini universiteye gecince fark ettim. Blog acmanin sebebi ise rahatlamamin yani sira dusuncelerimi,duygularimi birilerine aktarabilmek, blog yazar arka

TÜRKİYE

  Herkese tekrar merhabaa; son 1 haftadır 4 ülke birden gezdiğim için, Türkiye'yi, insanlarımızı , kültür ve yaşam tarzlarının farklılıklarını yakından gözlemleme fırsatım oldu. Türkiye'yi ne kadar cok sevdiğimi anlamam yanı sıra dönüp baktıgımda cok üzüldüm. Bizim insanlarımıza rahatın ne kadar battıgını, özgürlüğü sevmediğimizi ve iyiye gitmektense her zaman kötüye, geriye yöneldiğimizi tekrardan fark ettim.   Gündemimiz malum seçimler ve her sene yapılan seçim öncesi zamlar herkesin gözünü boyamış durumda. Konusmaya bile başlayan yemek fiyatlarının yanında poşetin 25 kurus olmasına karsı cıkmamız ise tam bir komedi.   Avusturya'da yılda 15 kere maaş alındıgını, 13 ay çalıstıktan sonra kalacak yerini devletin karşıladıgını ve asgari ücretin 2500 euro oldugunu biliyor muydunuz? Grafik tasarımı okuyan öğrencilerin müzelere gidip orada ders işlediklerini, modern müzeler açtıklarını... Ukrayna'da havaalanından cıktıgınızda yerde bir tane bile izmarit göremeyip, tüm avru

ICIMIZDEKI SIKINTILAR

   Sizin de icinizde biriktirip biriktirip, bir sabah sirf ayaginiz takildi yada daha sacma bir sey oldu diye dunyayi yikasiniz geliyor mu? Yani; belki 3 aylik , belki 5 yillik belki de 2 gunluk  tuttugunuz o icinizdeki sikintinin sadece 1 gunde patladigi oluyor mu ? O zaman gel vatandaas!!     Benim sikca yasadigim durumlardan bir tanesi ve cevremde de yasayanlara sikca sahit oluyorum bu yuzden bu konu hakkinda konusmak istiyorum.      Bence , oncelikle "neden sikintilarimizi icimizde tutmak zorundayiz?"  bu soruyu sormaliyiz. Dun yasadigimiz bir aciyi , neden biriyle paylasip rahatlamiyoruz da o aciyi illa icimizde sikistiriyoruz. 5 ay sonra diger icimdekilerle beraber cikariyim ama 5 ay kapali kutu olarak geziyim diye mi? Cevrenizde derdinizi paylasamayacaginiz birisi olabilir ya da olup rahat hissetmediginiz icin anlatamadiginiz.. Insan iletisim kurarak yasayabilen bir canli, paylasmasi gerekiyor. O yuzden bu sikintiyi icinden atman lazim. Kimsen yoksa benim gibi gunl